ç ı ğ ö ş ü â î û
 
Türkçe İngilizce Sözlük
tane 1. kernel, grain (of a cereal plant). 2. grain (of sand, salt, sugar, etc.). 3. a single thing, item, piece (usually left untranslated): İki tane istiyorum. I want two. beş tane nar five pomegranates. Bu portakalların kilosu yüz lira, tanesi yirmi lira. These oranges are one hundred liras a kilo, or twenty liras apiece. 4. bullet. –– bağlamak (for a cereal plant) to ear, ear up, form ears. –– tane in separate particles or pieces; in distinct particles or pieces. –– tane konuşmak to speak distinctly, pronounce one's words distinctly. –– tane söylemek /ı/ to say (something) distinctly, pronounce (something) distinctly.

© 2005 - 2024 IngilizceSozluk.gen.tr Tüm hakları saklıdır.
Veri: Büyük Sözlük

İngilizce Almanca Sözlük - İngilizce Türkçe Sözlük - Almanca Türkçe Sözlük
Rusça Türkçe Sözlük - Fransızca Türkçe Sözlük