İngilizce Türkçe Sözlük
common s. 1. müşterek, ortak; beraber yapılan: common defense ortak savunma. common enemy ortak düşman. common grave ortak bir mezar. common prayer herkesin beraber okuduğu dua. 2. yaygın, sıkça rastlanan: a common sentiment yaygın bir his. 3. adi, bayağı, basit: There was something common about her. Onda bir adilik vardı. |
common fraction mat. adi kesir, bayağı kesir. |
common ground ortak bir zevk, görüş, tutku v.b.: There's no common ground between them. Onların hiçbir ortak yanı yok. |
|