ç ı ğ ö ş ü â î û
 
İngilizce Türkçe Sözlük
but edat -den gayri, -den başka: The new maid will do almost anything but wash windows. Yeni hizmetçi, pencere silmek hariç, hemen hemen her işi yapar. bağ. fakat, ama, lakin, ancak, halbuki, ki: I'll do almost anything for you, but I won't do that. Sizin için hemen hemen her şeyi yaparım, ama onu yapmam. z. ama, sadece, yalnızca: He's but a child. Ama o bir çocuk.
but for ... sayesinde, ... olmasaydı: But for her relationship with the boss she would have been fired long ago. Şefle ilişkisi olmasaydı çoktan işten çıkarılmıştı.
but what ... ki, gene de, rağmen.

Türkçe İngilizce Sözlük


but 1. thigh. 2. rump. 3. leg (of meat).

© 2005 - 2024 IngilizceSozluk.gen.tr Tüm hakları saklıdır.
Veri: Büyük Sözlük

İngilizce Almanca Sözlük - İngilizce Türkçe Sözlük - Almanca Türkçe Sözlük
Rusça Türkçe Sözlük - Fransızca Türkçe Sözlük